Ankara’da, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü kapsamında düzenlenen panel, Türk dünyasının ortak dil, tarih ve kültür mirasını gündeme taşıdı. Ankara Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, Kocatepe Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinlik; akademisyenler, sivil toplum temsilcileri ve vatandaşların yoğun katılımıyla yapıldı.
Panelin moderatörlüğünü üstlenen Yusuf Halaçoğlu, Türk dilinin yalnızca bir iletişim aracı değil, binlerce yıllık devlet ve medeniyet hafızasının taşıyıcısı olduğunu vurguladı. Halaçoğlu, “Türkçe düşünmeli, Türkçe konuşmalı ve dilimizi bir millet bilinci olarak yaşatmalıyız” dedi.
Türklerin Çin Denizi’nden Adriyatik kıyılarına uzanan geniş bir coğrafyada çok sayıda devlet kurduğunu ifade eden Halaçoğlu, Hunlar, Avarlar, Kumanlar, Peçenekler, Uzlar ve Bulgarlar gibi Türk topluluklarının tarih boyunca birden fazla alfabe kullandığını belirtti. Osmanlı Türkçesinin Arap alfabesiyle yazıldığını ancak Fars harflerini de içeren özgün bir yapı taşıdığını söyledi.
Latin alfabesinin 1928’de Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kabul edilmesinin bir kopuş olmadığını vurgulayan Halaçoğlu, Türklerin Latin harflerini çok daha eski dönemlerde de kullandığına dair bilimsel örnekler sundu. İsveç Tarih Müzesi’nde bulunan ve M.Ö. 3. yüzyıla tarihlenen yazılar ile Yesikkurgan’daki M.Ö. 7. yüzyıla ait buluntular bu sürekliliğin göstergeleri olarak aktarıldı.
Panelde konuşan İlber Ortaylı, Türkçenin çok geniş bir coğrafyada konuşulan köklü bir dil ailesine sahip olduğunu belirterek, dil ile tarih bilincinin birlikte ele alınmasının önemine dikkat çekti.
Ahmet Bican Ercilasun ise UNESCO tarafından kabul edilen Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün Türk dili açısından uluslararası ölçekte önemli bir kazanım olduğunu ifade etti. Orhun Abideleri’nden günümüze uzanan yazılı mirasın, Türkçenin güçlü bir medeniyet dili olduğunun kanıtı olduğunu söyledi.
İskender Öksüz de konuşmasında dil ile kültür arasındaki kopmaz bağa işaret ederek, dil bilincindeki zayıflamanın kültürel çözülmeyi beraberinde getireceğini vurguladı.
Panel boyunca Türkçenin bugünü ve geleceği, Türk lehçeleri arasındaki ilişkiler, ortak dil bilincinin güçlendirilmesi ve Türk dünyasında kültürel birlik konuları ele alındı. Etkinlik, Türk dili etrafında ortak bir gelecek vizyonunun güçlendirilmesi açısından önemli bir platform olarak değerlendirildi.
Programın sonunda Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu, etkinliğe katkı sunan Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederek, Türk dili ve kültürünü merkeze alan her çalışmanın desteklenmesi gerektiğini ifade etti.
Kaynak: İGFA