Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Hristodulidis’in, Kıbrıs tarihine “Kanlı Noel” olarak geçen Rum saldırılarının yıl dönümünde yaptığı açıklamalar, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kamuoyunda büyük tepki topladı.
Emekli Tümamiral ve deniz stratejisti Cem Gürdeniz, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, söz konusu açıklamaları “terörün açık biçimde yüceltilmesi” olarak nitelendirdi.
Gürdeniz, 20 Aralık 1963’te başlayıp 1964 yılı boyunca süren Rum–EOKA ortak şiddetinin, Kıbrıs Türk halkına yönelik planlı ve sistematik bir saldırı olduğunu vurguladı. Terör örgütü EOKA mensupları ile Rum polisinin yürüttüğü saldırılar sonucu en az 364 Kıbrıs Türkü’nün hayatını kaybettiğini hatırlatan Gürdeniz, ölenlerin büyük bölümünün kadın, çocuk ve yaşlı sivillerden oluştuğunu belirtti.
24 Aralık 1963 gecesi Tabip Binbaşı Nihat İlhan’ın eşi Mürüvvet İlhan ile çocukları Murat, Kutsi ve kundaktaki Hakan’ın Lefkoşa’da banyoda katledilmesini hatırlatan Gürdeniz, bu olayın Kıbrıs Türk halkının hafızasında silinmez bir insanlık suçu olarak yer aldığını ifade etti.
Hristodulidis’in Lefkoşa’daki Agios Kassianos Kilisesi’nde düzenlenen törende EOKA mensuplarının silahlı faaliyetlerini “mücadele” ve “kahramanlık” olarak tanımlamasına sert tepki gösteren Gürdeniz, şu değerlendirmede bulundu:
“Kanlı Noel’i anıp EOKA terörünü kahramanlık olarak sunmak, tarihe değil katliama sadakattir. Bu yapılan alenen terörü yüceltmektir.”
Gürdeniz, 21 Aralık 1963’te uygulamaya konulan Akritas Planı ile Kıbrıs Türklerinin ortaklıktan silah zoruyla dışlanmak istendiğini belirterek, Rum Yönetimi’nin bugün Avrupa Birliği değerlerinden söz ederken geçmişteki terör eylemlerini meşrulaştırmasının barışa değil, yeni düşmanlıklara hizmet ettiğini dile getirdi.
Paylaşımında Rum Yönetimi’nin İsrail, Yunanistan, Fransa ve ABD gibi ülkelerin desteğine güvenerek bu tür söylemlere başvurduğunu ifade eden Cem Gürdeniz, “Bu söylemlerle tarih değişmez. EOKA’nın alçak saldırıları ve katliamları asla unutulmaz” dedi.
Gürdeniz, Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hükümetlerinin bu açıklamalara karşı gerekli siyasi ve diplomatik karşılığı vereceğine olan inancını da vurguladı.